Yaşadığım Çocukluk

(Köyüme DESTAN)

İki katlı evimiz
Demirden direğimiz
Toprak kaptan testimiz
Yaşadığım çocukluk

Yakılırdı mum çıra
Okul önünde sıra
Çıkılırdı dağ kıra
Yaşadığım çocukluk

Bağda yaban yemişi
Kuzuların emişi
Sığırların gelişi
Yaşadığım çocukluk

Koyun yününden yorgan
Çamurda oynar doğan
Habemiz yeşil soğan
Yaşadığım çocukluk

Dereye göl yapardık
Arkadaşlar toplardık
Balıklarla oynardık
Yaşadığım çocukluk

Yamaçlar tırmanırken
Koyun kuzu güderken
Çıplak ayak ve diken
Yaşadığım çocukluk

Ayran aş yediğimiz
Tarhana içtiğimiz
Tandır da çöreğimiz
Yaşadığım çocukluk

Soku bulgur dövülür
Yünden kışlık örülür
Eş dost akran görülür
Yaşadığım çocukluk

Yaya düşerdik yola
Anam sağa ben sola
Dört yolda verdik mola
Yaşadığım çocukluk

Sala vurulmuş gördük
Harmana sapı döktük
Bir atla düven sürdük
Yaşadığım çocukluk

Kıraçı sür pullukla
Yaşanır mı yoklukla
Isınırdık sobayla
Yaşadığım çocukluk

Kar yağar tepesine
Erir yetmez hepsine
Dolduralım tepsine
Yaşadığım çocukluk

Oğul verir arımız
Oydu bizim varımız
Balın yemek karımız
Yaşadığım çocukluk

Çoban güder koyunu
Karabaş la oyunu
Sivas kangal soyunu
Yaşadığım çocukluk

Çağla alıç çalardık
Yırtık donla dalardık
Bekçiden dayak yerdik
Yaşadığım çocukluk

Köy taşına otursam
Yıkık damlar onarsam
Dört mahalle dolaşsam
Yaşadığım çocukluk

Çamur sokak yolları
Kırık söğüt dalları
Taşır katır salları
Yaşadığım çocukluk

Radyoda çalar Veysel
Dolar su akınca sel
Kavgasız olmazdı el
Yaşadığım çocukluk

İhtiyar da kalmadı
Yolu yapan olmadı
Devlet köyü sormadı
Yaşadığım çocukluk

Mezarlıkta ot biter
Mallar yayılır, yeter
Bakım olmasa çöker
Yaşadığım çocukluk

Adları saysam sığmaz
Köprü dardır bakılmaz
Çöp dereye atılmaz
Yaşadığım çocukluk

Top sahamız olmadı
Pınar gözü dolmadı
Bak çiçekler solmadı
Yaşadığım çocukluk

Kazan da yıkanırdık
Her işte de tıkandık
Vaatlere çok kandık
Yaşadığım çocukluk

Görgü geleneğimiz
Değişmedi çağımız
Hep yıktık ağılımız
Yaşadığım çocukluk

Çeşmede iki oluk
Biri gür biri soluk
Yoktu bu kadar bolluk
Yaşadığım çocukluk

Dere suyu içilir
Yalın ayak geçilir
Orak ekin biçilir
Yaşadığım çocukluk

 

Tohum saçılır elle

Toprağı bel ile belle

Sınırı çevir telle

Yaşadığım çocukluk

 

Sulaktır bostan yeri

Yaşanır mı ki geri

Aydınlık olur seri

Yaşadığım çocukluk

 

Yılan dolar çalıya

Pazarımız salıya

Enik suyu yalıya

Yaşadığım çocukluk

 

Herk ediliyor tarla

Çift koşulur katırla

Üstü örtülmez karla

Yaşadığım çocukluk

 

Ser kayalara yünü

Değirmen çeker unu

Irgat sırtında bunu

Yaşadığım çocukluk

 

Çelik çomak biliriz

Her oyuna geliriz

Çocukken de yerimiz

Yaşadığım çocukluk

 

Delikli kayalar var

Altında ki külçe ar

Buluttan geliyor kar

Yaşadığım çocukluk

 

Canavar girer köye

Eşşek anırır öyle

Muhtar bekçiye söyle

Yaşadığım çocukluk

 

Anam elinde tokaç

Ekmekten dir omaç

Köyümün yarısı aç 

Yaşadığım çocukluk

 

Kabak tatlı yapılır

Kavanozda satılır

Kırda yazın yatılır

Yaşadığım çocukluk

 

Anadolu aşk dili

Nevşehir bozkır ili

Kozaklı Hacı Veli

Yaşadığım çocukluk

 

Bin dokuz yüz yetmişte

Doğmuştum o gün işte

Yaşarım her gelişte

Yaşadığım çocukluk

 

İmran köyüme destan

Biter mi yazmakla can

Taşa toprağa kurban

Yaşadığım çocukluk

Der Yusuf’um özlüyor
Köy yolunu gözlüyor
Hep Yürekten söylüyor
Yaşadığım çocukluk

Yusuf Ter 16.06.08
Saat 01:20 İsviçre

© 2010 Tüm hakları saklıdır.

Ücretsiz web sitesi oluşturun!Webnode